0

Her çocuk eşsiz ve özeldir. İnsan 'anlam'dan yoksun bırakılamaz ve birbirinin aynısı olan iki insan bulunmaz. Bütün ortalamalar yalandır. Hiç kimse gerçekte rakamlara ve grafiklere sığmaz. Entelektüel gelişimin temel dökümhanesi olması gereken okullarda, çocuklar başarı kaygısı ile yaşadığı topluma ve kendilerine yabancılaştırılmamalıdırlar. Görevimiz, ruhları bodurlaştırılmış ve kendi önemsizliğinde boğulmuş bir toplum yaratmak değildir.Biz öğretmenler klasik öğretim kalıplarını bir kenara bırakmalıyız. Bunun yerine yaratıcı teknolojiyi ve elektronik yenilikleri kullanarak, didaktik aktiviteyi geliştiren, iş birliğine dayalı bir metodoloji ve müfredatlar arası paylaşımı mümkün kılacak bir bakış açısıyla müfredatlarımızı yeniden tasarlayıp formüle etmeliyiz.

Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA), diğer bir deyişle Küresel Amaçlar, yoksulluğu ortadan kaldırmak, gezegenimizi korumak ve tüm insanların barış ve refah içinde yaşamasını sağlamak için evrensel eylem çağrısıdır.Bu 17 Amaç, Binyıl Kalkınma Hedeflerinin başarılarının üzerine inşa edilmekte; bir yandan da diğer önceliklerin yanı sıra iklim değişikliği, ekonomik eşitsizlik, yenilikçilik, sürdürülebilir tüketim, barış ve adalet gibi yeni alanları içeriyor. Amaçlar birbiriyle bağlantılıdır; bir amaçta başarının anahtarı, birbiriyle ortak yönleri olan sorunları hep birlikte ele almaktır.SKA'lar, gelecek nesiller için yaşamı sürdürülebilir biçimde iyileştirmek için, bugünden doğru seçimleri yapacak şekilde ortaklık ve pragmatizm ruhuyla yürür. Tüm ülkelere, kendi önceliklerine ve dünyanın karşı karşıya olduğu çevre sorunlarına uygun olarak benimseyecekleri açık rehberlik ve amaçlar sağlar. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları, kapsayıcı bir gündemdir. Yoksulluğun kök nedenlerine iner ve hem insanlar hem de gezegenimiz için pozitif değişiklik yapmak üzere bizleri birleştirir. “2030 Gündemi’ni desteklemek UNDP’nin birinci önceliğidir” diyor UNDP Başkanı Helen Clark. “Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları; yoksulluk, iklim değişikliği ve çatışmalar gibi, dünyamızın karşı karşıya olduğu ağır zorlukların bazılarını çözümlememiz için bize ortak bir plan ve gündem sağlıyor. UNDP, ilerlemeyi sağlayacak ve ülkeleri sürdürülebilir kalkınma yolunda destekleyecek deneyim ve uzmanlığa sahiptir.”

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) YOKSULLUĞA SON Küresel amaçların önemli maddelerinden birisi olan Yoksulluğa Son ile 2030 yılına kadar, halihazırda olan yoksulluğu tamamen bitirmektir. Peki bu neden önemlidir ? Dünyada 700 milyonun üzerinde insan hala aşırı yoksulluk içinde yaşıyor ;sağlık, eğitim, temiz su ve sağlıklı koşullara erişim gibi temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor. Bu büyük bir sayı. Evet, günde 1.90 ABD doları gelirle geçinmeye çalışanların Yüzde 70’i, Güneydoğu Asya ve alt Sahra Bölgesinde yaşıyor. Küresel yoksul nüfusun yarısı Çin, Hindistan, Endonezya ve Nijerya gibi alt orta gelir seviyesindeki ülkelerde yaşıyor Ancak bu konu, gelişmiş ülkeleri de etkiliyor. Günümüzde en gelişmiş zengin ülkelerde dahi 30 milyon çocuk yoksullukla mücadele ediyor. Dünyada Yoksulluk Neden Bu kadar Fazla ? Yoksulluğun bir çok boyutu bulunuyor. Ancak işsizlik, toplumsal dışlama, yetersiz üretim ve adil olmayan paylaşım, yetersiz üretim ise doğal nedenler, hızlı nüfus artışı, yüksek faiz oranları, piyasadaki tekelleşmelerinin olumsuz etkileri, adaletsiz vergi sistemi, işsizlik ve enflasyon gibi nedenlere bağlanmaktadır. Ülkemizde Yoksulluk Üzerine Kimler Hangi Çalışmaları Yapıyorlar ? Türkiye’de sosyal koruma mekanizmaları içerisinde sosyal sigortalar(SGK), sosyal hizmetler (SHÇEK); işsizlik (İŞKUR) ve sosyal yardım programları (SYDGM, Vakıflar Genel Müdürlüğü, SHÇEK, Belediyeler) yer almaktadır. Mekanizmalardan her biri diğerini etkilemekte ve biçimlendirmektedir. Bunun yanında belediyeler, kurumlar, vakıf ve dernekler de yoksulluk üzerine çalışmalar yapmaktadırlar. Ülkemizde sosyal güvenlik sistemiyle, çalışan hane reisinin iş statüsüne göre sağlık hakkı ve emeklilik maaşı sağlamaktadır. Kadınların ve engellilerin iş sahasında olmaları teşvik edilmektedir. Peki Ben Bu Konuda Ne Yapabilirim ? Haklarınızı savunabilir, sesinizi duyurabilir, kuşaklar arası bilgi paylaşımı ve her yaşta yenilikçi ve eleştirel düşünceyi destekleyerek insanların yaşamında ve toplumda farkındalık yaratıp dönüşümü destekleyebilirsiniz. BELKIS ERGÜN Yoksulluğun tüm b

CİKCİLLİ MEHMET EMİNE ÖNCÜ İLKOKULU “Yoksulluğa Son” sloganı ile yola çıktığımız bu çalışmada öğrencilerimizle önce yoksulluk nedir içerikli kamu spotu videoları izletilerek konu üzerine beyin fırtınası yaptırıldı . Konu üzerine yaptıkları resim afiş ve slogan çalışmaları ile farkındalık oluşturdular.

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) AÇLIK ÜZERİNE Evet, dünyada açlık denilen bir sorun var ve bu sorun sanıldığından da fazla ne yazık ki. Peki nedir bu açlık? Açlık, insanların yaşamlarını sürdürebilmesi için gerekli olan, yeterli miktarda gıdaya ulaşılamaması olarak tanımlanırken, gıda güvencesi, insanların sağlıklı ve aktif bir hayat sürdürebilmeleri için gerekli olan besleyici ve yeterli gıdaya zamanında ulaşabilmesi olarak tanımlanmaktadır. Aşırı fakirliğin ve açlığın yok edilmesi, çocuk ve anne ölüm oranlarının azaltılması, hastalıklarla mücadele ve çevrenin korunması hedefleri doğrudan veya dolaylı olarak açlığın giderilmesi ve gıda güvencesinin sağlanmasıyla ilgilidir. Ayrıca İnsan Hakları Beyannamesi’de de her bireyin sağlığını ve refahını temin edecek yeterli gıdaya ulaşmaya hakkı olduğu vurgulanmaktadır. Açlık ve yetersiz beslenmenin her yönüyle ele alınması, herkes için gıda güvenliği ve sağlıklı diyetler sağlanması amacı ile harekete geçilmesi ve bu konuda farkındalık oluşturulması için her yıl etkinlikler oluşturulmaktadır. Dünya Gıda Günü’nde açlık konusunun sadece insanları doyurmak değil, onları beslemek, sağlıklı yiyeceklerin üretim ve tüketimini eş zamanlı olarak sürdürülebilir olması gerektiği vurgulanıyor. Sağlıklı bir yaşam için herkesin besleyici gıdaya ulaşması hedefleniyor. Ama bir yandan da iklim değişikliği mahsullerin kalitesini ve miktarını tehdit ediyor. Diğer yandan artan gıda israfı bu hedefe ulaşmayı da zorlaştırıyor. Açlık konusunda tüm veriler ortada. Peki “Açlığa Son” diyebilmek için bizler neler yapabiliriz? Bireysel olarak da olsa bize düşen görevler nelerdir? - Yetersiz beslenme sonlandırılmalı. Bunun için eğitim ve sosyal programlar geliştirilmeli. - Doğal afetleri önlemek ve yönetmek için bilinçlendirme eğitimleri ve tedbirleri alınmalı. - Küçük çiftçiler desteklenmeli. Özellikle kadınlar ve yerli halk teşvik edilmeli. - Çeşitlilik korunmalı. Unutmayalım ki dünya üzerinde bazı insanlar çok fazla gıdaya sahipken ve bunları hiç çekinmeden israf ediyor. Ama diğer tarafta bazı insanlar çok az ve tek çeşit yemeğe sahip durumdalar. Hadi düşün bakalım. Sen bu “Açlık Sorunu”nun neresindesin? İsraf edip sürekli tüketen tarafta mı, yoksa çözümler arayıp mevcut durumu en iyi şekilde yöneten tarafta mı? Kaynakça: gidamo.org.tr , theWorld’sLargestLessons ECE DENİZ Açlığı b

NEJAT SABUNCU İLKOKULU Öğrencilerimize konu hakkında bilgi vermeden önce, verilen yönergelerle bir drama süreci başlattık. Farklı konulardan yola çıkarak, problemin açlık olduğu sonucuna ulaşmaları sağlandı. “Siz olsaydınız nasıl bir çözüm yolu bulurdunuz?” diyerek bir beyin fırtınası yapılması sağlandı. Çıkan fikirler arasında, farkındalık oluşturmak için çeşitli slogan ve afiş çalışması yapılabileceği ve iklimi uygun olmayan yerler için toprağın alternatifi olan sodyum poliakrilat kullanılarak tarım yapılabileneceği vardı. Biz de bu fikirler doğrultusunda çalışmalarımızı gerçekleştirdik.

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) ACLIĞA SON 2015-ci ilin sentyabr ayında BMT Baş Assambleyası tərəfindən gələcəkdə dünyada hər cür yoxsulluğu aradan qaldırılması üçün Dayanıqlı İnkişaf Məqsədləri (DİM) adlı proqramı qəbul etmişdir. Həmin proqram 2016-cı ilin yanvar ayından rəsmi olaraq qüvvəyə minib.DİM-in əsas məqsədi 2030-cu ilə kimi dünyada yoxsulluğun azaldılmasıdır. DİM-ə 17 maddə daxildir.Dayanıqlı İnkişaf Məqsədlərindən biri də ACLIĞA SON adlanır. Adından göründüyü kimi yoxsulluğun bir göstəricisi də aclıqdır. Aclığı aradn qaldırmaqla yoxsulluğu da azaltmaq olar.“Aclığa son qoymaq, ərzaq təhlükəsizliyinə və daha yaxşı qidalanmaya nail olmaq və dayanıqlı kənd təsərrüfatını təşviq etmək”Bəs aclığa necə son qoymaq olar? Kənd təsərrüfatı, balıqçılıq kimi sahələri inkişaf etdirməklə insanları həm sağlam qida ilə təmin etmək, həm də aclığa son qoymaq mümkündür. Kənd təsərrüfatının inkişafı isə şirin su qaynaqlarının, minerallarla zəngin torpaq qatının olduğu halda mümkündür. Qlobal iqlim dəyişikliyi, təbiətin çirklənməsi, içməli su ehtiyatının azalması kənd təsərrüfatına da öz mənfi təsirini göstərir. Deməli, ilk növbədə təbiətdə baş verən bu dəyişikliklərin qarşısı alınmalıdır.Hər bir insan öz ətrafına qarşı daha diqqətli olmalı, ana təbiəti qorumalıdır.Bu gün dünyada hər 9 nəfərdən biri , yəni təxminən 795 milyon nəfərkifayət qədər qidalanmır. Aclıqla üzləşən insanların əksəriyyəti inkişaf etməkdə olan ölkələrdə yaşayır. Bu insanların ən böyük hissəsi isə Asiya qitəsinin payına düşüb. Dünyada aclıqdan əziyyət çəkən insanların üçdə ikisi bu qitədə yaşayır. Asiyanın cənubu isə insanların ən çox aclıqdan əziyyət çəkdiyi regiondur. Cənubi Asiyada 281 milyon nəfər insan aclıqla üzüzədir. Aclıqla üzləşən insanların sayının ən yüksək olduğu region Cənubi Asiyadır. 2014-2016-cı illərdə aparılan araşdırmalara görə Afrikanın Böyük Səhradan cənubda yerləşən hissəsində əhalinin 23%-i aclıqdan əziyyət çəkir.Aclıq ya da zəif qidalanma səbəbindən hər il 5 yaşa qədər olan uşaqların yarısı həyatla vidalaşır. Düzgün olmayan, zəif qidalanmanın nəticəsidir ki,dünyada hər dörd uşaqdan biri bəstəboyluqdan əziyyət çəkir. İnkişaf Etməkdə Olan ölkələrdə isə bu göstəricilər daha yüksəkdir. Həmin ölkələrdə ibtidai təhsil pilləsində təhsil alan 66 milyon uşaq dərs boyunca ac olur və bunun 23 milyonu təkcə Afrikanın payına düşür. Bəs bununla necə mübarizə aparmaq olar? Hansı sahələri inkişaf etdirmək lazımdır ki, həmin ölkələrdə aclığın səviyyəsini endirmək mümkün olsun? Kənd təsərrüfatı kənd yerlərində yaşayan yoxsul ailələr üçün ən böyük gəlir mənbəyi və iş yeridir. Bu gün dünya əhalisinin 40 faizinin dolanışığını kənd təsərrüfatı təmin edir. Kənd yerlərində yaşayan yoxsul ailələr üçün ən yaxşı iş və gəlir mənbəyi məhz kənd təsərrüfatıdır.Eyni zamanda insanlar ehtiyaclarındanartıq qida istehlak etməzlərsə, bu da aclığın azalmasına öz təsirini göstərər. Dünyada aclıqdan əziyyət çəkən uşaqların sayının azalmasını istəyiriksə, yeməkləri israf etməməli, ehtiyacımız olduğu qədər qida istehlak etməliyik. SHABNAM MAMMADLİ Aclığa son qoymaq üçün q

OGUZ, YAGUBLU KEND TAM ORTA MEKTEBİ Şagirdlrimizlə DİM-dən biri olan Aclığa son ilə bağlı araşdırma apardıq. İlk növbədə aparılan araşdırmalar əsasında öyrəndik ki, dünyada bir çox insan aclıqdan əziyyət çəkir. Öz ətrafımızda olan insanları bu mövzuda maarifləndirmək üçün şagirdimiz Gülten videoçarx , digər şagirdlər isə "aclığa son" adlı posterlər hazırladılar. "

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) SAĞLIKLI VE KALİTELİ YAŞAM Kaliteli yaşam; hayat ve yaşam sonu arasındaki süreyi, nitelikli sağlıklı ve refah geçirmektir. Akıl, ruh ve bedenin bütüncül, sağlıklı, programlı, düzenli bir hayatı imkanlar oluşturarak; anı yaşamak olarak tanımlanmaktadır (bireygelisimi.com/kaliteli-yasam-nedir). Bu tanımdan yola çıkarak sürdürülebilir kalkınma için en önemli ‘’Küresel Amaçlardan’’ birinin de ‘Sağlıklı ve Kaliteli Yaşam’ olduğunu görmekteyiz. Bu amacın nitelikli bir şekilde; toplum adına toplu bir şekilde yerine getirilebilmesi için her bireyin en önce ‘Kendini Gerçekleştirebilme’ olgusuna sahip bir birey olarak yaşamını devam ettirebilmesi gerekmektedir. Bu devamlılık süreci; sahip olunan yaşam kalitesi ve standartları ile mümkün olup, bu yönde ivme sağlayacak bir yaşam standardı toplumun düşünce sağlığına eş değer olarak sağlıklı olmayı da mümkün kılacaktır. Sağlıklı ve kaliteli yaşam için birtakım ipuçları yararlı olacaktır. Bunlar çeşitli slogan cümleler şeklinde karşımıza çıkabilecektir: Temiz ve iyi olanı yiyin. Az olsun ama iyisi olsun! Planlı olmak, vakit kazandırır! Doğru nefes almayı öğrenin! Bitki, sebze, meyve yetiştirin! Her gün kendinize vakit ayırın. Kendinizle dertleşin, yüzleşin, kabul edin! Sözlükten seçtiğiniz yeni kelimeleri hayatınıza geçirin! Gülümsetin; hediye verin, yardım edin! Ailenizle nitelikli zaman geçirin! Çevrenizdeki canlılara duyarlı olun! Başkalarına olumlu telkinlerde bulunun, iyiliğe sevk edin! Hedefler koyun, hayaller kurun! Olumsuzlukların içindeki iyi taraflara odaklanın! Sonuç olarak bu tavsiye cümleleri hayatımızın merkezine oturtturabilirsek kendi iç huzurumuz ile en önce kendimiz sağlıklı olacak; kendimize sunduğumuz kalite ile bütüne, topluma sağlıklı geri dönütlerle değer katma yolunda puzzlenin bir parçasını da biz tamamlamış olacağız. Küresel anlamda; tüm dünyada insanlık adına başlayan bu bilinç, daha yaşanılabilir bir hayatı topyekün önümüze sunacak yol alması sabır isteyen bu süreç en önce kendimizde başlayarak toplumsal farkındalık oluşturacak ‘’Ben İnsanım’’ Varlığımla, sağlığımla, kaliteli yaşam için varım!’’ amacına katkı sunacaktır. ŞULE KILIÇKAYA Sağlıklı ve kal

GEBZE MEHMET ALP TİRYAKİOĞLU İLKOKULU Öncelikle ‘’Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’’ ve çalışma konumuz olan ‘’Sağlıklı ve Kaliteli Yaşam ‘’ ile ilgili bilgi paylaşımı içinde beyin fırtınası tekniği ile konu derinleştirildi. Öğrencilerin düşünceleri alındı, konumuz hakkında bilgi verildi. Sonrasında ‘İstasyon Tekniği’ kullanılarak çalışmalara devam edildi. İstasyon Tekniğinin, bütün sınıfın her aşamada (her istasyonda) çalışarak bir önceki grubun yaptıklarına katkı sağlayarak bir basamak ileri götürmeyi, yarım kalan işi tamamlamayı öğreten bir teknik olduğu istasyonların öğrencilerin eş zamanlı olarak çeşitli öğrenme aktivitelerini gerçekleştirebilecekleri merkezler olduğu istasyon seçiminde bazen öğrenci bazen de öğretmen belirleyici olabilir şeklinde; teknik hakkında öğrencilere genel bilgiler verildi. Bu bilgilerden ve ‘’İstasyon Tekniğinden’’ yola çıkılarak öğrenciler farklı hazırbulunuşluk düzeylerine göre farklı öğrenme görevi ve aktivitesine yönlendirilerek çalışmalara başlandı. Uzaktan eğitim online derslerde müfredatla ilişkili sürdürülen derslerde öncelikle öğrencilerin seçimlerinden yola çıkılarak konu ile ilgili 4 farklı istasyon belirlendi. Bu istasyonlar Slogan, Afiş, Resim ve Şiir İstasyonu olarak belirlendi. İlk olarak Şiir İstasyonu ile başlayan çalışma sırasıyla Resim-Afiş ve Slogan İstasyonuyla birbirine bağlantılı olarak devam etti. Aynı zamanda öğrenciler afiş istasyonunda Web 2 araçlarından yararlanarak Afiş yaptılar. Yine öğrencilerim çalışma konumuz üzerinde Jigsaw planet puzzle çalışması ile yazmış olduğum bilgilendirici yazımın (topluma sağlıklı geri dönütlerle değer katma yolunda puzzlenin bir parçasını da biz tamamlamış olacağız) önemli bir tamamlayıcısı olup nitelikli öğrenme sağladılar.

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) JETE E SHENDETESHME DHE CİLESORE Per te pasur nje jete te shendeteshme dhe cilesore eshte shume e rendesishme qe femijete te ushqehen shendeteshem te merren me sporte . Ushqyerja e shendeteshme eshte nje nga elementet me themelore per zhvillimin e organizmit te njeriut Ushqimi dhe mënyra e të ushqyerit luajnë një rol të rëndësishëm në shëndet. E drejta për një ushqim të shëndetshëm, si pjesë e të drejtave njerëzore bazë të njeriut, u theksua në Konferencën Ndërkombëtare të Ushqyerjes në 1992 dhe në Samitin Botëror të Ushqimit në 1996. Furnizimi me ushqim të sigurt është një domosdoshmëri për mbrojtjen e shëndetit publik. Është shumë e rëndësishme që të parandalohen sëmundjet kronike me origjinë nga mënyra e të ushqyerit. Sëmundjet që lidhen me dietën dhe mënyrën e jetesës.Ushqyerja e papërshtateshme dhe stili i jetesës jo i përshtatëshem, kontribuojnë në mënyrë të konsiderueshme për gjëndjen shëndetësore të pafavorëshme dhe në mënyrë konsekuente drejt një mortaliteti të lartë PIRAMIDA USHQIMORE. AKTIVITETI FIZIK: NXITJA E JETËS SË SHËNDETËSHME Aktiviteti fizik ka shumë efekte përfituese në drejtim të shëndetit, pamvarësisht nga mosha. Njerëzit të cilët bëjnë një jetë të shëndetëshme dhe që rregullisht përfshihen në ushtrime jo shumë të vështira. Gjithashtu personat me aktivitet të rregullt fizik ditor mund të ruajnë peshën e tyre trupore në normat e lejuara po të krahasohen me personat që janë më pak aktivë. Mënyra aktuale e jetesës, e ka kufizuar aktivitetin fizik si pasojë e rritjes së përdorimit të makinave, shikimit të televizorit dhe aktivitetit me të pakët në shtëpi për shkak të modernizimit të aparaturave Është tepër e rëndësishme që dieta e shëndetëshme të kombininohet me aktivitet fizik ditor të nevojshëm, për te pakësuar jetën sedentare, që është një faktor rreziku i shpeshtë për shumë sëmundje kronike. LİLJANA NEZHA S

ZİGUR LELO

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) NİTELİKLİ EĞİTİM Eğitim, insanların en doğal ve temel haklarından biridir. Onların dünyaya geliş amaçlarını, potansiyellerini keşfetmelerini ve biçimlendirmelerini sağlayan, insanları bulundukları eşitsizlik ile yoksulluktan kurtarabilecek en güçlü araçtır. Nitelikli eğitim ise, bireyin ve toplumun ihtiyaçlarını esas alan ve bu ihtiyaçlara karşılık verecek çözümler sunan davranışları en üst düzeyde geliştiren sistematik yaklaşımlar ve planlamalar bütünüdür. Şimdi gelin tüm dünya çocuklarının ücretsiz, hakkaniyetli ve kaliteli bir eğitim alabildiği, böylece ilgili ve etkili öğrenme çıktılarının elde edildiği bir dünya düşleyelim. Çocukları okul öncesi eğitime erişimlerinin güvence altına alındığı, teknik, mesleki eğitimleri ve üniversite erişimlerinin eşit bir şekilde sağlandığı bir dünya… Öyle bir dünya ki; girişimciliğe yönelik teknik ve mesleki becerilerle donatılmış gençlerin ve yetişkinlerin sayısının arttığı, insana yakışır işlerde çalıştığı bir dünya… Eğitim alanındaki toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinin ortadan kaldırıldığı, engelliler, yerliler, kırılgan durumdaki çocuklar dâhil herkesin her düzeyde eğitime eşit biçimde erişimlerinin sağlandığı bir dünya... Her bireyin okuryazarlık ve matematiksel becerilerinin güvence altına alındığı, sürdürülebilir kalkınma ve yaşam tarzları için eğitim, insan hakları, toplumsal cinsiyet eşitliği, ‘barış’ ve ‘şiddete başvurmama’ kültürünün geliştirildiği, bir dünya… Dünya vatandaşlığı ve kültürel çeşitliliğin önemsendiği, kültürün sürdürülebilir kalkınmaya katkısının takdiri yoluyla bütün öğrenciler tarafından sürdürülebilir kalkınmanın ilerletilmesi için gereken bilgi ve becerinin kazandırıldığı bir dünya düşleyelim… Çocuklara, engellilere, toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı eğitim olanaklarının yaratıldığı ve geliştirildiği, herkes için güvenli, şiddete dayalı olmayan, kapsayıcı ve etkili öğrenme ortamlarının oluşturulduğu bir dünya… Öyle bir dünya düşleyelim ki; mesleki eğitim programlarının, bilgi ve iletişim teknolojileri programlarının, teknik programların, mühendislik programlarının ve bilimsel programları kapsayan yüksek öğrenim programlarına kayıt olanağı sunan bursların sayısının küresel olarak önemli ölçüde artırıldığı bir dünya… Öğretmen eğitimi için uluslararası işbirliğinin sağlanması aracılığıyla nitelikli öğretmen tedarikinin önemli ölçüde artırıldığı bir dünya… SELÇUK ELESER

Eğitim bir vazoyu suyla doldurmak değil, bir çiçeğe kendi tarzında büyüyebilmesi için yardımcı olmaktır. ŞEKERPINAR HASAN TAHSİN ORTAOKULU Başta biz eğitimciler olmak üzere eğer bu düşle yoğrulmazsak, bu düş için yorulmazsak, bu düşe inanmazsak ve çevremizdeki insanları inandıramazsak, yetkinlik ve beceri kazandırma kabiliyetinden uzak, tamamen müfredat odaklı bu sistem içerisinde boğulup kalacağız. Ezilen, öldürülen, satılan, taciz edilen, tecavüze uğrayan, suça itilen, çocuk yaşlarda evlendirilen, uyuşturucuya alıştırılan, küçük bedenleriyle ağır işlerde çalıştırılan, anne-baba ve toplum tarafından heba edilen, lanetlilerin, zalimlerin ve de insafsızların çıkardıkları savaşlardan kaçarken denizlerin derinliklerinde nefessiz kalıp boğulan, suçsuz yere zalimce katledilen çocukların… Ve kimsesiz, kent yoksulluğunun ötekileştirdiği kenar mahallelerdeki çocuklarının vebalini dolaylı olarak sırtımızda taşıyacağız. Her şeyin onlar için düşünüldüğü çocuklar ile her şeyi düşünmek zorunda kalan çocuklar arasındaki eşitsizliği kapsayıcı bir eğitim anlayışı temelinde onaramazsak şahsiyet, onur, haysiyet, eşitlik, adalet vb. birçok kavram cümlelerimiz arasında eğreti bir şarkı nakaratı olarak kalacaktır. Sonsöz: İnsanlığını kaybetmemiş bir toplum için, eşitsizliğin altında ezilen bu çocuklardan biriyle bakışma anını anlayabilecek herhangi bir duygu ve ahlaki bir kanı yoktur sanırım…

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) KEYFİYYƏTLİ- TƏHSİL Təhsil almaq hər bir uşağın hüququdur. Uşaqlar kiçik yaşlarından təhsil almağa başlayır. Hər uşaq bərabər imkanlarla təhsil həyatına başlamır. Maddi imkansızlıq,ailədəki problemlər,səhhətdə yaranan nasazlıqlar bizi geriyə sala bilər. Amma buna baxmayaraq hərkəsin bərabər imkanlarla təhsil almaq hüququ var. Təhsil sosial qruplardan asili olmayaraq hərkəs üçün pulsuz olmalıdir. Pulsuz və keyfiyyətli təhsil,dərsliklərlə təmin edilmək,bütün dərslərin ona uyğun şeraitdə tədris etməsi təmin edilməlidir.Kiçik yaş qrupuna mənsub olan uşaqlar məktəbəhazırlıq qruplarında təhsil alaraq müəyyən qədər məktəb bilikləri əldə edir. Şagirdlərin istifadə etdiyi dərsliklər və dərs ləvazimatlarını məktəb onlara pulsuz verir. Bütün şagirdlərin IX sinfə qədər təhsil alması məcburidir. Dərsdən yayınan şagirdlər məktəb rəhbərliyi tərəfindən dərsə cəlb olunur. IX sinfi bitirən şagirdlərə peşə məktəblərində və kolleclərdə təhsil alması üçün şərait yaradılır. Peşə məktəblərində və kolleclərdə təhsil alan şagirdlər məktəb dərsləri ilə parallel olaraq ixtisaslı müllimlərdən əmək vərdişləri öyrənir. Eyni şəkildə XI sinfi bitirən şagirdlərinə də peşə məktəbləri,kollec və universitetlərdə təhsillərinə davam etdirmeyə şərait yaradılır. Bütün oğlan və qız tələbələr bərabər imkanlar verərək informasiya mubadiləsi aparmaq,elektron resusları əl çatan etmək,ixtisas biliklərinə çatmaq üçün bərabər imkanı verir. Fiziki qüsurlu insanların cəmiyyətə inteqrasiya edə bilməsi üçün digər uşaqlarla bərabər təhsil almasına və peşələr seçilməsinə şərait yaradılır. Təhsildə bərabərsizliyə son vermək üçün yaxşı addım olduğu düşünülür. Hətta təkcə gənclərin deyil,həm də yetkinlik yaşda olan insanların peşə bacarığı və sahibkarlıq fəaliyyətlərinin artırılması üçün müxtəlif kurslar təşkil edilir. XXI əsr olmasına baxmayaraq hələ də oxumaq və yazmaq bilməyən insanlar hələ də mövcuddur. Növbəti illərdə bu məsələnin aradan qaldırmaq üçün müəyyən təşəbbüslər göstərmək nəzərdə tutulur. Hamı üçün ixtisaslı və keyfiyyətli təhsilin əl çatan olması təhsilin dövlətimizi digər inkişaf etmiş dövlətlər arasında görmək ümidimizi daha da artırır. Bununla da sübut edə bilərik ki,təhsil millətin gələcəyidir və bizim gələcəyimiz olan şagirdlər onun sayəsində bir günəş kimi parlayacaq. Biz buna güvənirik və peşəsini sevən müəllimlər olaraq təhsildə daha yaxşı innovasiyalar yaratmaq üçün daim çalışırıq. ZAMİRA HASANOVA

119 NÖMRƏLİ TAM ORTA MƏKTƏB

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) YASAK ELMA Adem tarih sayfasına adım attığında tekti, yalnızdı ve yarımdı.Sonra yaradan kendi ruhundan üflediği Adem’e bir yoldaş yarattı.İlk kadın Havva.İki yarım kavuştuğunda bunun hiç bitmeyecek bir ayrılığın başlangıcı olacağını bilemediler.Adem onun ya dengi ya da sahibi olmalıydı.Aslında ilk günah yasak elmayı yiyip cennetten kovulmalarıyla değil.Adem in Havvayı eksik noksan görmesiyle başladı.Ve böylece tarih onlardan sonra adı hatırlanmayacak milyarlarca kadının acısıyla şekillendi.Adem yaptığı yanlış seçimde sorumluluğunu kabul etmediği için yaradan onu cennetten kovup dünyada da derin hiçliklere sürükledi.Hem Havva'dan kopamadı hem Havva ile bir olamadı.Ve kadınların kötü yazgısı böyle başladı… Binlerce yıl hakir görülen,yakılan ,dövülen ve işkence edilen kadınların acıları ile dolu tarih.Ülkeler arasında yapılan savaşları yazan tarihçiler en büyük katliamları anlatmışlar. Halbuki insanların en büyük zulmü kendi türünün dişisine olmuştur.Cinsiyetinden dolayı toplumda adaletsizliğe uğramak insanlarca normalleştirildi zamanla.Toplum hayatından memnun ya da zorunda bırakılan doğrudan ya da dolaylı yoldan cinsiyet ayrımcılığının kölesi kadınlar yarattı. Eğitimdede durum bundan farksızdı.Günümüzde doğrudan cinsiyet ayrımcılığı yapmış gibi gözükmesede şanslı bazıyerlerde ve dünyanın tamamında dolaylı cinsiyet ayrımcılılığı en kötü halde hüküm sürmektedir. Öğrenim hayatının şekillendirilmesinde, meslek seçiminde, çalışma yaşamında kadının dışlanması, gelir adaletsizliği ,cinsel taciz, mobbig ve benzeri birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalmakta kadınlar her gün…Cinsiyet ayrımcılığı sadece kadınları değil toplumları yıkan yok eden bir felakettir. Ulu önderin dediği gibi’Bir toplum, bir millet erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir.Mümkünmüdür ki bir toplumun yarısı topraklara zincirlere bağlı kaldıkça diğer kısmı göklere yükselebilsin'. R. GÜLŞEN ŞİMŞEK Toplumsal c

SARILAR İLKOKULU Öğrencilerimizde farkındalık oluşturmak adına öncelikle iki ayrı kısa film izledik. Gruplara bölünen öğrenciler kendi aralarında film hakkında belli bir süre tartışmaları sağlanarak bu konuya ilişkin P4C atölye çalışması yapıldı. Her öğrencinin görüşleri dinlendi. Ortak çıkarım olarak kadınlara yapılan cinsiyet ayrımının haksızlık olduğu ve insanların buna tepki göstermesi hususunda ortak bir farkındalık kazanıldı.

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) TEMİZ SU VE SANİTASYON Su, insanlar ve doğamız için büyük bir öneme sahiptir. Susuz insan ve doğa asla düşünülemez. Ne yazık ki, dünya genelinde su kaynakları iklim değişikliği sonucunda yaşanan küresel ısınma nedeniyle gün geçtikçe hızla tükenmektedir. Su kıtlığı, dünya genelinde insanların %40’tan fazlasını etkilemektedir. Bu oranın her geçen gün daha da arttığını yapılan çalışmaların sonuçları çarpıcı bir şekilde ortaya koymaktadır.2011 yılında 41 ülke su sıkıntısı yaşamıştır. Yaşanan su sıkıntısı bazı ülkeleri alternatif su kaynakları kullanmak zorunda bırakmıştır.1990 yılından beri 2.1 milyar insanın daha iyi su ve sıhhi koşullara erişmesi sağlanmış olmakla birlikte ,güvenli içme suyu kaynaklarının azalması, tüm kıtaları etkileyen büyük bir sorun olmaya devam etmektedir. Su kıtlığının bu şekilde devam etmesi durumunda, yapılan araştırmalar 2050 yılına kadar dünya nüfusunun en az %25 inin su sıkıntısından etkileneceğini ortaya koymuştur. Görüldüğü gibi yapılan araştırmaların sonucu hiç de iç açıcı değildir. Durumların daha da kötüye gitmesini engellemek için dünya ülkeleri gerekeni hep beraber bir an önce yapmalıdırlar. Ülkemizde bu sorunun önüne geçmek için 2030 yılına kadar “Temiz su ve sanitasyon” başlığı altında hedefler belirlenmiştir. Ülkemizin hedefleri arasında 2030 yılına kadar herkesin güvenli ve erişilebilir içme suyuna kavuşması için altyapıya yatırım yapmak, sıhhi tesisleri inşa etmek ve her düzeyde hijyeni teşvik etmenin yanında ayrıca su kıtlığının önüne geçmek için doğamızı korumamız ve eski haline getirmemiz gerektiği ülkemizin hedefleri arasında yer almaktadır. Ormanlar, dağlar, sulak alanlar ve nehirler gibi suyla bağlantılı eko-sistemlerin su kıtlığının önüne geçmek için korunmasının çok önemli olduğu ülkemizce vurgulanmıştır. Ülkemiz bu konuda duyarlılığını göstermiş ve çalışmalara başlayarak gerekli adımları atmıştır. Su kıtlığıyla mücadele etmenin sadece bir ülkenin çabasıyla nihai sonuca erdirilebilecek bir çalışma olabileceği kesinlikle düşünülemez. Tüm dünya için “Temiz su ve sanitasyonun” sağlanabilmesi için uluslararası işbirliğine ihtiyaç vardır. Biran önce ülkemiz gibi bütün dünya ülkelerinin de bu konuya gereken önemi vermesini temenni ediyoruz. ESER ÖZTEKİN Herkes

KAZIM KARABEKİR İLKOKULU Temiz su ve sanitasyonun önemini öğrencilerimize kavratmak adına öğrencilerimize canlı derste konuyla ilgili animasyon gösterimi yaptık. Öğrencilerimizle kahoot yarışması düzenledik. Ayrıca öğrencilerimizden temiz su ve sanitasyon ile ilgili farkındalık yaratmak amacıyla sloganlar bulmalarını istedik. Buldukları sloganları yaptıkları resimlere eklemelerini sağladık. Böylece öğrencilerimizi temiz su ve sanitasyon konusunda bilgilendirmiş olduk.

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) ERİŞİLEBİLİR VE TEMİZ ENERJİ Erişilebilir ve Temiz Enerji güneş, jeotermal, dalga, rüzgar, biokütle, hidrojen, hidrolik (hidroelektrik),gelgit gibi doğada mevcut olan ve kendisini sürekli olarak tekrar eden doğal süreçlerden yararlanmak suretiyle elde edilen bir yenilenebilir enerji türüdür. Fosil enerji kaynaklarının aksine temiz enerji kaynakları tükenmeyerek kendisini sürekli yeniler. Bu nedenle aynı zamanda sürdürülebilir enerji olarak da adlandırılır. Çevreye zarar vermez, doğanın korunmasına ve doğan en verimli şekilde yararlanmaya katkı sağlar. 1990 ile 2010 arasında, elektriğe erişimi olan insan sayısı 1,7 milyar daha artmıştır. Dünyanın nüfusu arttıkça, ucuz enerjiye talep de artacaktır. Fosil yakıtlara dayanan küresel ekonomi ve sera gazı emisyonlarının artması, iklim sistemimizde çok büyük değişiklikler yaratıyor. Bu değişiklikler de tüm kıtaları etkiliyor. Temiz enerjinin teşvik edilmesi, 2011 yılı itibarıyla küresel enerjinin %20’den fazlasının yenilenebilir kaynaklardan üretilmesini sağlamıştır. Yine de, her beş insandan birinin elektriğe erişimi yok; ve talep artmaya devam ettikçe, dünya genelinde yenilenebilir enerji üretiminde büyük bir artış gerekecek. 2030 yılına kadar erişilebilir enerjiye herkesin kavuşmasını sağlamak için güneş, rüzgar ve termal gibi temiz enerji kaynaklarına yatırım yapmak gerekiyor. Daha geniş bir teknoloji yelpazesi için maliyetetkin standartların benimsenmesi de, binalar ve sanayide elektrik tüketimini dünya genelinde %14 oranında azaltabilir. Gelişmekte olan ülkelerin tümünde temiz enerji sağlayacak altyapının genişletilmesi ve teknolojinin yükseltilmesi, hem büyümeyi teşvik edebilecek hem de çevreye katkıda bulunabilecek kritik önem taşıyan bir hedeftir. (https://www.tr.undp.org/content/turkey/tr/) Türkiye’nin sürdürülebilir enerji için, kendi yerli kaynaklarını özellikle de yenilenebilir enerji kaynak potansiyellerini ortaya çıkartması ve etkin bir şekilde kullanması önem arz etmektedir. Mevcut yenilenebilir enerji potansiyelinin ülkemize kazandırılması ülke ekonomisine çok büyük katkı sağlayacaktır. Bunun için 2009 yılında önemli adımlar atılmış, yapılan teşvikler sonrası Türkiye’nin toplam yenilenebilir kurulu güç kapasitesi 2009-2019 sürecinde yüzde 298,5 artış göstermiştir. Ayrıca verilere göre(2020’nin ilk yarısında)Türkiye elektriğin yüzde 13’ünü rüzgâr ve güneşten elde ediyor. Umut ediyoruz ki ülkemiz günden güne temiz enerji kaynaklarını arttırır ve yenilenebilir enerji üretim seviyesi istenilen düzeyde olur. ŞEYMA GÜNEŞ Herkes

DOKTOR FEVZİ MÜRÜVET UĞURLUOĞLU ORTAOKULU Öğrencilerimize Yenilenebilir ve Temiz Enerji kaynakları ile ilgili sunum yapıldıktan sonra öğrenciler kağıttan tuzluk yaptılar ve kelime bulutları oluşturdular. Enerjisa’nın ‘’Enerjimi Koruyorum’’oyununu oynadılar. Bütün bu etkinlikler sayesinde öğrenciler günlük yaşamda, okulda, evde kullanılan enerji türlerini ve bunların nasıl elde edildiğini ayrıntılı bir şekilde öğrendi. En temiz ve en ekonomik enerji kaynaklarını tanıdılar. Böylece kullandığımız enerji kaynaklarının insanlığa ve ülke ekonomisine olan etkilerini kavrayarak, kaynak kullanımında sorumluluk duygusu kazandılar.

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) DECENT WORK AND ECONOMİC GROWTH Promote inclusive and sustainable economic growth, employment and decent work for all There is an urgent need for better, safer and more diversified jobs in the rural areas where most of the world's poor live and work. Agriculture is the most important employer in the world, especially in developing countries, where it generates a large share of GDP. However, the majority of workers, especially the young, are employed in fragile and poorly paid jobs in the informal rural economy, a situation that often drives them to migrate to urban areas where labor markets often already have sufficient labor. Food and agriculture can help solve the employment problem. There are largely untapped reservoirs of agricultural and non-agricultural employment opportunities, in the agricultural sphere and beyond - agri-food supply chains linked to sustainable agriculture, agribusiness development and related support services. FAO supports countries in developing policies that generate decent jobs in rural areas, increasing access to finance and investment for smallholder producers, helping to strengthen technical and entrepreneurial capacities, and improving working conditions and labor standards, particularly for youth, women and migrant workers. NAEMEH ALHENAWİ Promote susta

SAFİEA BİNT ABD ALMOUTALEB

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) INDUSTRY, INNOVATİON, AND INFRASTRUCTURE The advancement and development of new technologies requires teachers to introduce new teaching resources into the educational process of teaching Informatics and Computing. That implies innovation in school curriculum and change of infrastructure. By introducing 3D printer and robots in teaching in a creative and interesting way, students' motivation to develop and acquire digital and computer literacy has increased. Inovative tool that introduces students to the world of programming in a simple way. The results of the empirical research among the students confirmed the premise of increasing motivation, as well as the development of the interest and curiosity of students in the field of information and computing. The analysis of teaching aids, students' interests, their motivation to acquire new knowledge and skills contributes to the development of intellectual abilities of both teachers and students. Encouraging curiosity, deve-loping information and info-rmation literacy as well as information thinking in students is the most important task of teachers. In the teaching of informatics and computing, as well as in information sections and activities, and technical opinion. By applying them, the student is no longer a passive listener, but becomes active, he is given the opportunity and opportunities to become innovative, creative and to independently acquire new knowledge and skills. The independence and motivation of students to acquire new knowledge and skills opens the door for the introduction and implementation of projects - which they can only now understand by developing team spirit and responsibility for their contribution to working together. MARİNA LAKČEVİĆ Bu

OSNOVNA ŠKOLA "VUK KARADŽİĆ"

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) REDUCE INEQUALİTY What does reduced inequalities mean? UN definition: Ensure equal opportunity and reduce inequalities of outcome, including by eliminating discriminatory laws, policies and practices and promoting appropriate legislation, policies and action in this . Reducing inequality requires transformative change. Greater efforts are needed to eradicate extreme poverty and hunger, and invest more in health, education, social protection and decent jobs especially for young people, migrants and other. How can inequality be reduced? Governments can intervene to promote equity, and reduce inequality and poverty, through the tax and benefits system. This means employing a progressive tax and benefits system which takes proportionately more tax from those on higher levels of income, and redistributes welfare benefits to those on lower incomes. In school, in the framework of this topic, activities are developed in adaptation to the young age of children. We had meetings with the school psychologist and social worker in order to better understand the topics. Students reflect on the posters where the messages are written and which are placed in visible places to be seen by all children. BAZELLİ ORNELA Reduce

SHKOLLA E ARSİMİT FİLLOR"DEMOKRACİA"

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) SUSTAİNABLE CİTİES AND COMMUNİTİES Make cities and human settlements inclusive, safe, resilient and sustainable. Providing for everyone in convenient, safe and affordable accommodation and basic services. Ensure safe, affordable, accessible and sustainable transport for all by improving road safety, especially by expanding public transport. Strengthen efforts to protect the world cultural and natural heritage.Significantly reduce the number of deaths and the number of people affected and significantly reduce direct economic losses compared to domestic production.Significantly reduce the loss of life and number of people affected and significantly reduce direct economic losses compared to global gross domestic product caused by disasters, including waterrelated disasters, with a focus on protecting the poor and people in vulnerable situations. Provide universal access to safe, inclusive and accessible green and public spaces, especially for women and children, the elderly and the disabled.Support positive economic, social and environmental links between urban, sub-urban and rural areas by strengthening national and regional development planning Support less developed countries, including through financial and technical assistance, in the construction of sustainable and resilient buildings using local materials. RAJMONDA KALA Make c

MİHAL GRAMENO

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) RESPONSIBLE CONSUMPTION AND PRODUCTION WHAT IS RESPONSIBLE CONSUMPTION AND PRODUCTION? In short,responsible consumption and production is using our resources efficiently, taking account of ecosystem services that are important for our lives, and reducing dangerous chemicals’ impact. WHY DO WE NEED TO TEACH OUR KIDS ABOUT RESPONSIBLE CONSUMPTION AND PRODUCTION? Responsible production and consumption is necessary to reduce the negative impact on the climate and the environment, and people’s health.Kids need to understand that our environment can’t survive without our help. Recycling, reusing, and reducing are three key actions in sustainable living.If more kids know about taking care of the environment where they live ,they will be able to have a planet to live in.In the long run, the kids with the concious of responsible production and consumption will be global citizens who care about our planet. HOW CAN WE TEACH OUR KIDS RESPONSIBLE CONSUMPTION & PRODUCTION? We should explain our kids what will happen to our environment if we do not do anything about it.We must set an example for recycling at home and reuse items our selves before we teach our kids.By doing those things ,we will teach our kids social development, responsibility, problem-solving and creativity. SAMPLE CONVERSATION STARTERS ON RESPONSİBLE PRODUCTION AND CONSUMPTION: 1. 2. Do we really need to buy this? Can we produce it at home rather than buy? 3. What kind of things do people throw away? 4. How can we reuse things at home? 5. What can we make from recycled materials? 6. What happens to all the waste? 7. 8. 9. Should we throw away old toys?What should we do with them? Are our water resources endless? How long will wastes in nature remain in fact? 10. How long will trees grow and what are their benefits for us? Remember that recycling starts at home.Get a recycling bin for your home. Recycle as many things as you can.Make sure that you clean out all recycled materials befor putting them in the cycling box.Do not forget that parents it starts with us.If we teach our kids and do something about responsible production and consumtion it will be naturally part of our lives. ŞEYMA BAĞÇİÇEK To ensure susta

YAVUZ SELİM İLKOKULU We shared

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) KURAK KIŞLAR DAHA SICAK YAZLAR Mevsimlerin eskisi gibi olmadığını, eski yaz ve kışların şimdikine benzemediğini, iklimlerin değiştiğini her geçen gün daha fazla kişiden duyar olduk. Aslında iklim değişikliği yaşlı dünyamız için bilinmedik bir şey değil. Jeolojik devirler boyunca dünyamız doğal nedenlerle defalarca iklim değişikliğine maruz kaldı. Ama ilk defa insan kaynaklı, yapay ve hızlı bir iklim değişikliği tehlikesi altındayız. İklim değişikliği, “nedeni ne olursa olsun iklimin ortalama durumunda ya da değişkenliğinde onlarca yıl ya da daha uzun süre boyunca gerçekleşen değişiklikler” şeklinde tanımlanmaktadır. Dünyamızı saran atmosferi bir sera gibi düşünebiliriz. Yeryüzüne ulaşan güneş ışınlarının önemli bir kısmı dünyamızdan tekrar uzaya yansır. Atmosferimizde bulunan sera gazı da dediğimiz karbondioksit, metan, su buharı, ozon, azot gibi gazlar tıpkı bir örtü vazifesi görerek yeryüzünden yansıyan güneş ışınlarının bir bölümünü tekrar yeryüzüne gönderir ve böylece ihtiyacımız olan ısı ve ışınları temin etmiş oluruz. Sera gazlarının bu doğal etkisi “sera gazı etkisi” olarak isimlendirilir. Ancak sera gazlarının olması gerekenden çok daha fazla artması, ormanların tahrip edilmesi, ekolojik gereksinimleri göz ardı eden bir sanayileşme, şehirleşme nedeniyle oluşan ısı adaları ve benzeri nedenler küresel ısınmaya bu da iklim değişikliği tehdidiyle karşı karşıya kalmamıza neden olmaktadır. Atmosferdeki sera gazlarının oranı, 18. Yüzyılda başlayan sanayi devrimi sonrasında artmaya başlamış, özellikle karbondioksit oranı %40’lık bir artış göstermiştir. Küresel ısınma ve beraberinde iklim değişikliği nelere yol açar? Ülkemiz için konuşacak olursak; sadece 2°C’lik bir ortalama sıcaklık artışının, sıcak hava dalgalarına, beklenmedik hava olaylarına, orman yangınlarında artışa, canlı çeşitliliğinde azalmaya, tarımsal verimde düşüşe ve kuraklığa yol açabileceğini söyleyebiliriz. Küresel ısınma ve bunun beraberinde getirdiği iklim değişikliği tehdidi her zamankinden daha fazla hissedilmekte, ülkemizde ve dünyada birçok kişi, kurum ve kuruluş yaklaşan tehdide dikkat çekmeye çalışmaktadır. Küresel ısınma ve iklim değişikliği konularında uluslararası anlaşmalar yapılmakta, ülkeler birçok yasal düzenlemeyle önlem almaya gayret göstermektedir. Dünya vatandaşı olarak bizlere bu konuda önemli görevler düşüyor. Vakit çok geçmeden farkındalığımızı ve duyarlılığımızı arttırmalıyız. Küresel ısınma ve iklim değişikliği doğa ve insanlık için bir felakete dönüşmeden önce orman kaybını engellemeli; sera gazı salınımını azaltma, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji konularına daha fazla kafa yormalıyız. CEMİLE MUSLU İkl

Öğrencilere dünyamızı nasıl koruyabiliriz sorusu ile dikkatlerini çekmeye çalıştık, gelen cevaplar doğrultusunda birkaç etkinliği bir arada yaptık, bahçede önce çöp topladık sonra yaprakların kendini nasıl yenilediği hakkında sohbet ettik, yapraklarla çalışmalar yaparak sloganlar oluşturduk,ve boyamalar yaparak öğrencilerimizde bir oluşturmaya çalıştık. farkındalık MUSTAFAKEMALPAŞA ANAOKULU

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) VEPRIMI KLIMATIK Ndryshimet klimatke ne Shqiperi Shqipëria ka një shumëllojshmëri sistemesh klimatike. Me bregun e saj bregdetar përballë Detit Adriatik dhe detit Jon në Detin Mesdhe, malet e saj mbështeten në tokë të ngritur ballkanike dhe të gjithë shtrirë në një gjerësi që i nënshtrohet një sërë modelesh të motit gjatë stinëve të dimrit dhe të verës, por ka një numër të madh të rajoneve klimatike për një zonë kaq të vogël.[1] Ultësirat bregdetare kanë klimë tipike mesdhetare ndërsa pjesët malore kanë një klimë kontinentale. Në të dyja zonat e ulëta dhe të brendshme, moti ndryshon dukshëm nga veriu në jug. Vendi ka klimën e nxehtë mesdhetare, klimen e ngrohtë mesdhetare, klimen nëntropikale, klimen oqeanike, klimen kontinentale dhe klimen subarktike. Shqipëria është një nga vendet e Evropës që rrezikon të preket më shumë nga ndryshimet klimatike. Nëse nuk merren masa, në dhjetvjeçarët e ardhshëm vendi ynë do të përballet me thatësira; përmbytje; dhe ngjarje ekstreme atmosferike, të cilat do të kenë impakt mbi burimet ujore, energjinë, agrikulturën, turizmin dhe shëndetin. Qeveria Shqipëtare u angazhua dhe po përgatitet që deri në vitin 2030 të reduktojë sasinë e çliruar të dioksidit të karbonit duke rishikuar zhvillimin e një sërë sektorëve të ekonomisë dhe duke përcaktuar dekarbonizimin si një mënyrë të re rritjeje në përputhje me axhendën botërore të 2030 dhe Objektivat e Zhvillimit të Qëndrueshëm- SDGs UNDP Albania ka vendosur në dispozicion ekspertizën dhe gatishmërinë për të bashkëpunuar më të gjithë partnerët dhe grupet e interesit për të arritur zgjidhje afatgjata që favorizojnë zhvillimin e qëndrueshëm dhe mbrojtjen e natyrës, aplikimin e teknologjive për burimet e rinovueshme të energjisë dhe efikasitetit të energjisë, rehabilitimin e mbetjeve dhe promovimin e riciklimit. Social Good Summit mbahet çdo vit gjatë Javës së Objektivave te Zhvillimit te Qendrueshme dhe paralelisht me hapjen e Sesionit të Asamblesë së Përgjithshme të OKB-se ne Shtator. ARBANA HALLVA Merrn

FADİL GURMANİ

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) SUDAKİ YAŞAM Su hiç şüphesiz hayatımızın en önemli ögesi. Yeryüzünün % 75’ini kaplayan denizlerimizin ve içinde yasayan canlıların dünyamızın dengesini korumakta ne denli önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. Denizler sayesinde gıda ilaç, biyoyakıt ve birçok doğal kaynağa ulaşmaktayız. Çok önemlidir ki okyanuslar İnsanların ürettiği karbondioksitin yaklaşık %30’unu da emiyor ayrıca tek hücreli organizmalardan dünya üzerindeki en büyük canlı olan mavi balinaya kadar birçok yaşam şekline ev sahipliği yapıyor. Ayrıca, en çok canlı türünün yaşadığı ortamlardan biri olan mercan kayalıkları da yine denizlerde bulunuyor. Denizlerin kıyısına kurulmuş olan şehirlerin oluşturduğu pislikler, deniz kıyısında yer alan sanayi tesisleri, deniz ve okyanuslarda kurulu bulunan petrol platformları ve boru hatları, Hava ve deniz yolunu kullanan araçlar, gemi kazaları (Özellikle petrol taşıyan gemiler),İnsan eli ile yapılan kasıtlı ve ya bilgisizlikten kaynaklı kirletmeler sonucunda durum büyük bir çevre ve ekonomi sorununa da dönüşmektedir. Deniz kirliliği kaygı verici düzeylere ulaşmıştır. Okyanusun her kilometrekaresinde ortalama 13 bin parça lastik atık bulunuyor, birçok insan okyanuslardan, denizlerden geçimini sağlıyor. Bizler bilinçsiz kirlettiğimiz denizlerimizle sadece kendimize zarar vermiyor denizde yaşayan hayvanların yaşam hakkını ellerinden alıyor ve nesillerinin tükenmesine neden oluyoruz. Bu zararları azaltmak için neler yapabiliriz. Sanayileşme yerlerindeki atık sular denize bırakılmamalı arıtma tesislerinde arıtılarak temizlenmelidir. Çöp, poşet, atık maddeler gelişi güzel denize atılmaması gerekmektedir. Denizlerimizde yüzen devasa ticaret gemilerinin denize çöp bırakması önlenmeli, kazalar durumunda ağır bedeller ödetilmesi gerekmektedir. Denizlerde ve kıyı alanlarda temizleme faaliyetleri yapılarak kirlilikten kurtulabiliriz. Bunun yanı sıra insanlar mutlaka bu konuda bilinçlendirilmelidir. Özellikle yaz sezonunda, sahil kesimlerine giden insanlar burada tüm çöplerini denize yahut deniz kenarına bırakmaktadır. Bu da ciddi anlamda bir kirliliğe yol açmaktadır. Böyle yapan insanlar mutlak surette caydırıcı cezalarla cezalandırılmalılardır. Çeşitli yollardan meydana gelen deniz kirliliği, doğal kaynakların sürdürülebilirliği ve insanların geleceği bakımından büyük önem arz etmektedir. Daha da önemlisi sudaki yaşamın ne kadar önemli olduğu ve neden denizleri korumamız gerektiğini herkese anlatmalıyız. YASEMİN DAĞLI Sürdürüleb

CUMHURİYET İLKOKULU Sudak

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) KARASAL YAŞAM Çevre sorunları sadece bir şehri ya da ülkeyi değil tüm dünyayı ilgilendirmektedir. 21. yüzyılda dünyada gözlenen hızlı nüfus artışı ve buna bağlı olarak su, hava, toprak gibi çeşitli kaynakların hızlı ve bilinçsiz tüketimi sonucunda çevre sorunları küresel bir düzeye ulaşmıştır. Doğaya üstünlüğünü kanıtlama çabasına giren insanlık, sonunu getirdiğinin farkında değil. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri, 2030 yılına kadar ormanlar, sulak alanlar, kurak alanlar ve dağlar gibi karasal ekosistemleri korumayı ve eski haline getirmeyi hedefliyor. Ormansızlaşmanın durdurulması da, iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılması açısından hayati önem taşıyor. Ortak mirasımızın bir parçası olan doğal yaşam alanları ve biyoçeşitliliğin kaybını azaltmak için hemen eyleme geçmek gerekiyor. Bu eylemin ilk halkası olarak öncelikle yeni nesli bu konuda bilinçlendirmek gerekiyor. Çünkü onlar için doğa giderek soyut bir kavram haline dönüşmekte. Peki biz eğitimcilerin bu konuda üzerimize düşenler nelerdir? Öncelikle çocuklarımızda doğa bilinci oluşması için onların doğada zaman geçirmelerine, o havayı doya doya içlerine çekmelerine ve o toprağa dokunmasına imkan tanıyacak aktivitelere yer vermeliyiz. Ayrıca sadece teorik olarak değil aktif katılımlarını da sağlamalıyız. Onlara doğayı koruma felsefesini aktarmalı ve doğanın dilini onlara öğretmeliyiz. Bitkileri, hayvanları, doğadaki canlı ve cansız varlıkların ekosistemler üzerindeki görevlerini anlamalarına yardımcı olarak doğadaki ritmi ve döngüyü anlayıp deneyim kazanmalarına olanak sağlamalıyız. Belki de son yıllarda yurt dışında yaygınlaşmaya başlayan Orman okullarını kendi ülkemizde de göremeye başlayabiliriz. Orman okulları, öğrencilerin kişisel, sosyal ve teknik becerileri öğrenmek için doğal alanları ziyaret ettikleri bir açık hava eğitim modelidir. Bu eğitim modelinde çocuklar ve gençler, ormanlık bir ortamda uygulamalı öğrenme yöntemiyle kendilerine güven elde ederler. Öğrenciler orman eğitmenleri eşliğinde bir günlerinin yarısını veya tamamını ormanda geçirirler. Ormanda geçirdikleri zaman diliminde; keşif yaparlar, oyun oynarlar ve doğanın onlara sundukları materyaller yardımıyla öğrenirler. Ne dersiniz güzel olmaz mı? MUSTAFA GÖKÇE Karasal ekos

Öğrencilerimizin konuya dikkatini çekmek için onlara "Gelecekte nasıl bir dünya hayal ederdiniz?" sorusunu yönlendirdik. Alınan cevaplardan sonra sürdürülebilir amaçlar hakkında genel bir bilgi verildi ve "Karasal Yaşam" konusu hakkında öğrencilerimizin araştırma yapmaları için süre verildi. Sonrasında toplanan bilgiler paylaşıldı ve konu hakkında ne gibi çalışmalar yapabileceğimiz üzerine fikir alışverişi yaptık. Sonucunda Canva ve WordArt web2.0 araçları ile öğrencilerimiz görseller oluşturdular. Ayrıca öğrencilerimizde ağaç dikme farkındalığı oluşturma ve daha yeşil bir Türkiye için fidanlarımızı toprakla buluşturmak adına, geleceğe nefes olduk. ŞEKERPINAR ORTAOKULU

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) SÜLH - AZADLIQ, ƏDALƏT, BƏRABƏRLİK Sülh - hər bir cəmiyyətin, bütövlükdə bəşəriyyətin arzuladığı dəyər...Sülh dövlətlərin bir-biri ilə münasibətlərinin qeyri-zorakılıq şəraitində qurulması, bir-birinin milli maraqlarını uzlaşdırması deməkdir. Sülh şəraitini müharibə pozur. Sülhsüz nə ictimai, nə də şəxsi təhlükəsizlik mümkün deyil. İnsanlar bəşəri rəmzə çevrilən sülhə can atır. Ona görə də dünya ölkələrinin yekdil qərarı ilə BMT 1981-ci il 21 sentyabrın Beynəlxalq Sülh Günü kimi qeyd olunması barədə qərar qəbul edib.Bu günün əhəmiyyəti zaman keçdikcə, münaqişə ocaqları alovlandıqca üzə çıxır. Sülh bəşəriyyətin ehtiyac duyduğu ən qiymətli vasitədir. Sülh naminə aparılan fəaliyyət həyati əhəmiyyət kəsb etsə də, təəssüflər olsun ki, heç də hər yerdə qorunmur, müdafiə edilmir, zorakılıqlar, milli münaqişələr daha da qloballaşır, fiziki coğrafiyası genişlənir. BMT-nin Baş katibinin hər il Beynəlxalq Sülh Günü münasibətilə dünya xalqlarına müraciətlərində deyilir ki, münaqişələrin səngiməsi, atəşkəs rejiminə tərəflərin qarşılıqlı şəkildə əməl etməsi təkcə insanların əmin-amanlıq şəraitində yaşaması deyil, eyni zamanda inkişaf, tərəqqi, bəşəri təhlükəsizliyə təminatdır. Azərbaycan tolerant dövlətdir. Tolerantlıq milli-mənəvi dəyərlərlə bir sırada tutulur. Tolerantlıq sülhə, əmin-amanlığa çağırışdır. Azərbaycanda heç bir ayrı-seçkiliyə yol verilmir, insan hüquq və azadlıqları hamı üçün bərabər şəkildə təmin olunur. Əhali polietnik, çoxmillətlidi. Ölkədə 80-dən çox etnos münaqişələr müşahidə olunmadan, mehribançılıq və əməkdaşlıq şəraitində yaşayır. Bu faktlar ölkəmizdə azsaylı xalqların və etnik qrupların inkişafı üçün lazımi şəraitin yaradılmasını bir daha sübut edir. Tarixən ölkəmizdə yaşayan insanlar arasında milli, dini ayrı-seçkilik qoyulmayıb, bu gün də qoyulmur. Tolerantlıq, milli-etnik dözümlülük, sıx əməkdaşlıq, bərabər imkanlarla iştirak milli mentalitetimizin ayrılmaz cəhətlərindəndir. Yüzilliklər boyunca Azərbaycanda müxtəlif xalqlar vahid və mehriban bir ailə kimi yaşayaraq bir-birinin dininə, inanc hisslərinə, ibadətgahlarına hörmətlə yanaşıb, zəngin mədəni müxtəlifliyini qoruyub saxlayıb. Cəmiyyət iki şeydən sarsıla bılər - günahkar cəzasız qalanda və günahsıza cəza veriləndə. Bu, müəllifliyi ulu öndər Heydər Əliyevə aid olan və tarixin, eləcə də bu tarixi yaşadan insanların yaddaşına mismar kimi kilidlənmiş ifadələrdən yalnız biridir. SAKİNA HUSEYNOVA Davamlı

BAKİ, 210 NÖMRELİ TAM ORTA MƏKTƏB Şagirdlərimizlə birlikdə Wordart alətində ədalət, hüquq və əsasları mövzusunda kəlimə buludu yaratdıq. Daha sonra şagirdlərimizlə mövzuya uyğun video çəkdik.

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) PEACE, JUSTİCE AND STRONG INSTUTITIONS 16 is devoted to the Most promotion of peacful and inclusive societes for sustainable development, the provision of access to justice for all. The high – level political forum shall follow up on theim plementation of sustainable development and should avoid over lap with existing structures bodies and entitiesin a cost-effective manner. In the topic about 2th World War we learning about Uniteted Nationals.We made a posterin canva about the goal 16. In class we also taking about Violence against children.The protection of children from all forms of violence is a fundamentalin UN Convention on the Rights ofthechild. We to comment every point. Several other SDG targets address specific forms of violence and harm to wards children, such as child marriage and thee radication of childlabor, including there cruitment and use of child soldiers. One billion children globally experience some form of emotional, phisical or sexual violence against children often remain shidden and socially condoned. Violence against children knows no boundaires of culture, class, education , in come or ethnicorigin. It takes place in institutions designed for their care and protection, in school, on line and also with in the home. Most girls and boys who are exposed to violence live inisolation,l oneliness and fear and do not know where to turn for help. Younger children are especially at risk from violence as they are lessable to speak up and seek support and it can cause irreversible damage to their development. Violence has serious and long lasting cosequences for its victims and a major impact on the health, development and school perfomance of children. Violence against children can be prevented and there has been real progress. ZELJKA JOVANOVAC Promote peaceful and

OSNOVNA ŠKOLA DALJ

İNSANCA, PEK İNSANCA (PANDEMİ) PARTNERSHIPS FOR THE GOALS Many sciences deal with the issues of man or a studentsas a generic, working and creative being, studying the meaning of his existence and action, dealing with the goals of man, values on the relation between man and society, and turned around. Elements that have a major influence on the behavior betweenteacher and theirs studentsare included within the TQM concept. In order to develop partnership for the goals, we have to know and apply these elements. They are: leadership, quality system, human factors (motivation, inspiration, quality culture, organizational culture), quality tools. It is necessary to develop all these elements both in the teacher and in the students. Human factors are numerous and relate primarily to individual characteristics, perceptions, behaviors and actions of students and groups. Factors such as motivation, inspiration, organizational culture, quality culture contribute to the development and certainty of harmonizing the goals of individuals and groups. In the theory of organization and management, motivation is interpreted as an incentive for both employees and students to perform their tasks well in order to achieve the goals of the whole group. This achieves the development of trust, harmonization of opinions, development of smoke spirit and teamwork, which are one of the main carriers of the realization of any project. MARİNA LAKČEVİĆ Strengthen the means of

OSNOVNA ŠKOLA "VUK KARADŽİĆ"

1 Publizr

Index

  1. 1
  2. 2
  3. 3
  4. 4
  5. 5
  6. 6
  7. 7
  8. 8
  9. 9
  10. 10
  11. 11
  12. 12
  13. 13
  14. 14
  15. 15
  16. 16
  17. 17
  18. 18
  19. 19
  20. 20
  21. 21
  22. 22
  23. 23
  24. 24
  25. 25
  26. 26
  27. 27
  28. 28
  29. 29
  30. 30
  31. 31
  32. 32
  33. 33
  34. 34
  35. 35
  36. 36
  37. 37
  38. 38
  39. 39
  40. 40
  41. 41
  42. 42
  43. 43
  44. 44
  45. 45
  46. 46
Home


You need flash player to view this online publication